31.1.10

80ler poposu.

bilmiyorum siz de farkettiniz mi ama,80'ler kadını poposu diye bişey var,ben buna inanıyorum.
o parlak taytlardan mı onu da bilmiyorum ama,hakkaten o yılların kliplerinde,annelerimizin fotoğraflarında falan popo şekli aynı.
yani o taytlardan şimdi de var,ama giyenin poposuna bakınca aynı etki yok yani.
zamane kızları top popolu.isterse 34 beden olsun,isterse 40.
acaba yüksek belden dolayı mı ki.
mesela bu 80'lerin poposu dediğim şeyin düz böyle üstü,basık falan.ama taş işte.
grease'teki sandy'nin you're the one i want sahnesi gibi.lunaparkta,simsiyah kedi gibi böyle.
taşlığın sınırlarını zorladığı sahne.
http://www.youtube.com/watch?v=aataTbxlWeM
buyrun.
(burda bence john travoltanın baştaki popo sallayışı da ayrıca söz konusu olabilir.)

bi de bu klip var ki,direk konuyu açıklık getiriyor.
https://www.youtube.com/watch?v=P51LunEV3Sk

bakalım siz ne diyceksiniz.

bi de, 80lerin klipleri neden bu kadar erotik? aerosmith,whitesnake,gunsnroses,cinderella klipleri falan ama.

cocobonita nedir,ne değildir.

geçenlerde formspringde şöyle bir diyalog geçti:

cocobonita'nın anlamı ne?

ilkokulda bi arkadaş vardı amerikalı.o böyle kovboy ağzıyla konuşurdu 'maaaaan' falan diye bizi güldürmek için.arada meksikalı gibi konuşurdu falan.bi gün benim yanağımı sıktı ve 'cocoboniiiiitaa' dedi.gülmüştüm o zaman baya ama anlamını sormadım.hala da bilmiyorum ama kulağa hoş geliyo.coco ve bonita diye ikiye ayırınca da güzel hindistancevizi oluyo.öyle bişey işte.çok da anlamlı sayılmaz.

durumlar böyleydi.

ta ki,az önce liseden bi arkadaşım 'hazır mısın' dedi.hazır olduğumu söyledim,' o zaman kendini saray holdingin kalitesine bırak' dedi.

arkasından bunu gönderdi.

üstüne bi de: 'o amerikalı concon kandırmış seni' diye ekledi.

çok üzüldüm,ama neyleyim.

çocukluğuma ait bi hikaye dinledim dün.
5 yaşında falanım.
iki büyük kuzenim ve annem alsancakta geziyomuşuz.
her kız çocuğunda olan şeydir olmadık yerde olmadık bişey isteyip zırlamak. ben de bi çanta beğenmişim ve tutturmuşum alalım alalım diye.
annemden fırçayı yemişim tabi.sus,alamayız vs.
hani sus otur dimi badem kadar şeysin dilin pabuç kadar olmamalı.
en fazla ağlarsın ama kabuğuna çekilirsin yani.
ben annemden çetin çıkmışım.
'ÜÇÜNÜZ PARANIZI BİRLEŞTİRİCEKSİNİZ,BANA BU ÇANTAYI ALICAKSINIZ!'

bak bak,ufacık veletin aklına bak sen.şimdi bu kadar çalışmıyo kafam.

30.1.10

bi de,uykusundan 'ani' uyanıp NEDEN UYUMUYOSUN? diye gürleyen bi annem var.
aşk,3 gündür üstünden çıkarmadığın üstelik üstü kahve lekesi olan tişörtünle ve aynı berbatlıkta olan,paket lastiğiyle gelişigüzel toplayıverdiğin dağınık ve pis saçlarınla dahi kendini harika hissetmektir.
çok liseli gençkız dergisi makalesi cümlesi oldu lan.
ama öyle yani,yalan değil.
sonra da saat sabahın dördüydü ve karnım açtı işte.
borcam var mı sende kek yapıcam?
evet şu ısıya dayanıklı şeyler.

29.1.10

buldumseni.


şeytanın git bu ikisini işört yaptır demediğini düşünsene bi.
kediliyi kendim yaparım onda bişey yok da,şu reservoir dogs crayonlar delirtti moi.


90lar sinemasından gibi.

www.ffffound.com
4 f'yle. çok şahane.tatile çıkan ilhamımı geri getirdi. bunlar sadece 5 tanesi.gerisi için girin tadını çıkarın derim.

28.1.10

bence bana soru sorun.
http://www.formspring.me/cocobonita
adımı da ifşa etmiş oldum ama,neyse.
elveda föysbük.çok sıkıldım senden.ha bi de,seni haketmiyorum.
bi de,sen daha iyilerine layıksın.
yaratıcılığımı öldürdün.tek dostum blogumdur.

23.1.10

tam kar şarkısı.

Syd Barrett'tan gelsin:

herşeyi özetliyor bu.

Çocuğum için seve seve veririm diyorsan 1001 gece,çocuklarım küçük yaşta versin diyorsan küçük kadınlar,çocuklarımın hepsi bir kişiye versin diyorsan yaprak dökümü,çocuklarım kankalarına versin diyorsan kavak yelleri,bütün sülale birbirine versin diyorsan ask-ı memnu..." Diziler işte..

bi de şey vardı.

çocuklarım olmadan asla diyorsanız Aliye,çocuklarım olmasa da olur diyorsanız Veliye basınız.
-yukardaki bazen beni seviyor,hele bugün gerçekten çok seviyor.
okul bitmiş,kar ben uyurken başlamış,uyandım her yer bembeyaz vee ben EVDE MAYIŞIYORUM! (yani okula gitmek zorunda olabilirdim mesela) kahve falan,kedi,müzik,eskiz defterim,dev sincap kafalı terliklerim,pijamamı çıkarmak zorunda olmadığım bi gün,of harika tek kelimeyle.
bütttüüğn gün kokuşabilirim! hohoho.

-eksen yine döktürüyor.şehirde dinlenesi tek radyo bu bi de lounge102.bilgisayarıma indirdiğim harika müziklerin nerdeyse hepsi eksende duyduklarım.

-2-3 kişiden tişört siparişi aldım,onları yapıcam bugün.
biri kasetli,biri tavuskuşu tüylü,biri de özel istek üzerine bişey.bittiğinde buraya koyabilirim hatta,belki sipariş gelir sizden,işi ticarete dökerim oturduğum yerden,o da olabilir bak.

-bu arada absynthe minded diyeğ bi grup var,üşenmezsem bu entrynin altına atıyım bikaç.
benceçokşahane.

-türk televizyonu olarak dizilerimizi bok götürdüğüne inanıyorum,
benim favorilerim arka sokaklar,akasya durağı,geniş aile,başka var böyle bissürü sinir bozucu diziler,ama bitsinler artık nolur ya.valla televizyon izlemeyi bıraktım artık.sonra neymiş,sürekli cnbc-e izleyenler özentiymiş ya,batıya özenti yazışı ljdfshgdljhg
allaşkına sağlam bi dizi yapın sizi de izleyelim denyolar.

-bi de şey var,arog'u izledim geçen(araya nokta koymaya üşendim dskjfhds)
en sevdiğim bölümü şu oldu;gerçekten en çok ona güldüm.
ateşin başında gitar çalıyo birisi,tabiki 'akdeniiiiiz akşamlarığğ birbaşkaaağ oluyoğğğr,hele biiir deeğğ...' diye giderken cemyılmaz tamamlıyor: hele bir de,hele bir de şu ateş yandığı zaman şu gitar çıkmasın be! sdkjfhkjflhgfjd tabi bence burdan komik olmadı,o sahneyi görmeniz lazım.

-rüyamda new yorka gidiyodum,ama markerlarımı unuttuğum yolda aklıma geliyodu,deliriyodum sinirden.bence kıçım açıkta kalmış.tuvalete giderken bile götürürüm markerlarımı. (abartma tozu)

-bi de gereksiz noktalarda 'ayıptır söylemesi','ayıptır sorması' tümcelerini kullananlara kafam girsin.

-chatroulette adlı zaman kaybı sitede çük görmekten çok sıkıldım artık.millet kafayı yemiş.

-biri geçengün bana dedi ki: bence cocorosie sensin.niyemiş dedim,sesimi benzetmişler.mıy mıy böyle.ama o kadar da değil yahu.en azından 'naağbeaaaaarr' diye konuşmuyorum.

-bundan sonra böyle,ilham gelsin,komik bişey olsun da yazıyım diye bekliyceğime,böyle madde madde yazıcam kafama takılanları.hem daha eğlenceli,hem daha pratik.
reklam gibin oldu.

-been down so long bence çok seksi bi şarkı.

-şimdi neden aralara bi satır boşluk koydum bilmiyorum,sanki o boşluk olmazsa birbirine karışır gibi geliyo.evetçoksaçma.

-ne yani,avatardaki ormanı gibi bir yeri hiçbizaman bulamıycam diye bunalıma mı gireyim? sorarım sana ceyms kemrın.

-radyoda karışık bi albümün trailer'ını duydum,tüm müzik marketlerde falan.
peki,NASIL OLUR DA BOB DYLAN'LA BRITNEY SPEARS AYNI ALBÜME KOYULABİLİR?
şoktayım.

-haftasonu kartalkayadaydım,akşam yemeğe giderken son zamanların en efsane fotoğrafının içinde bulundum,harika hissediyorum sdjfhdslj
bunu paylaşmazsam ölürüm:

bu nası bişeydir yani ben hala çözemedim dsjlfhdsjkf


beyfendiye puanım üç.
dokuz olmasını çok isterdim.

-bu akşam ghetto'da amsterdam night watch adında bi program varmış,afro-influenced funk diyorlağ.deli eğlenceli geliyor kulağa.nası gitmek istedim,ama kar falan,çıkabildiğimi düşünemiyorum şahsen.bi de dönüşü var onun.ben anca evde digiturk latin kanalını açıp samba yaparım.(dün gece bunu yaptım evet.)
nihayet plastik suratlı antipatik balıklı akvaryum etkisinden kurtulmuş digiturk müzik kanalları,şömine görüntüsü koymuşlar.bence daha tatlı olmuş.sıcak bi de.

o zaman küçük bi playlist:

öncelikle şu linke tıklayıp dinleyiniz:
http://www.filestube.com/e90b1a911e61015003e9/go.html
böyle sesli adamları çok seviyorum.
şarkıyı limewire'dan bulamadım,elimde var yollıyım mı diyen varsa canımı yesin.

Absynthe Minded-One way or another



Absynthe Minded-Pretty Horny Flow


The Coral-Dreaming of You


The Decemberists-Summersong

şey var bi de: Manu Chao-Clandestino

divshare'le uğraşmaya üşendim,ikisinin adını vericem sjdhfkjs
manu chao-bongo bong
manu chao-me gustas tu
bi de pink floyd money'nin velvet revolver versiyonu.
bu alttaki şeyi de takmayın,kendince üstteki şarkıyı buraya da kopyalamış,silemedim,saçmaladı.

8.1.10

kedim çok hasta.veteriner manyağı oldum iki gündür.karnında bi apse varmış,tümör olabilir dedi doktor.ameliyat muhtemel.hayvanın gözünün feri kaçtı resmen.kucağa alınmaya bayılan kedi,kollarını tuttuğum anda tısladı bana.nası acı çekiyosa.
eski kedim kaybolmuştu,buna da bişey olursa -ki bunu düşünmek istemiyorum- naparım bilmiyorum.
bi komşumuz var,kedisi 19 yaşına kadar geldi ve artık son günlerinde çok hastaydı.
gece garip sesler çıkararak evi ayağa kaldırmış öldüğü gece,ve komşu teyze de bütün gece başında beklemiş,zaten hazırmış bu duruma ama eli ayağına dolaşmış,kedi birazdan gidecek,belli.
Bakışlarının donuklaşmasını,gözlerinin perdesinin inişini,ölüm anını,hepsini yaşamış.nasıl bi acı.bi yakınının ölmesiyle aynı şey bence.hele o kadar uzun zamanı birlikte geçirmişsen.

bi kediye ya da köpeğe bağlanmak gerçekten zor.aslında başından beri acı verici.
ne kadar uzun zaman birlikte geçirsen de,kendin olağanüstü bi durumda ölmediğin sürece,o senden çabuk ölecek,ya da kaybolacak ve sen aslında bütün bunları bilerek ona bağlanıyosun.
sanki hep senle olacak gibi.ama şahsen ben,bi kedinin ya da köpeğin sevgisi olmadan yapamazdım.tamam arkadaş,çocuk,anne baba falan hepsi ayrı şeyler ama hayvan..
yani bilmiyorum ben hayatımın hiçbir döneminde kedisiz yaşayabileceğimi sanmıyorum.
bi boşluk olur evimde.
ama hepsinden önce,şu anda kedimin bi an önce eski neşeli,obur,sevgi delisi kedi olmasını istiyorum.bu kedimi de kaybedemem,hem de bu kadar çabuk.
benim güzel tüy yumağım.