28.9.09

fandımentılz of feaşın dizağğyn.

eveet.sek sek sekerek kapıdan girdiğim bir 'okulun ilk günü'ydü bu pazartesi.uzun zamandır geçirdiğim en hareketli pazartesi olması da cabası.
sırt çantalarımız olsa yeniden buluşan kankalar dansı yapıcaktık,o şekil bi cıvıklık,bi kelebekvari haller.
güzeldi hoştu.hayatta ineklemesi uzaklar uzağı bir ihtimal olan ben,kırtasiye manyağı oldum.allllaaaağğ cetveeeğl,kartooğn,kaleeeem,defteeer,kraft kağıdıııı,boyağaa,fırçaaağ,markıııır şeklinde gözlerim dönerek çılgınca alışveriş yaptım.'uykusuz gecelere hazır olun' dedi hoca ve ben KORKMADIM.hah.
kesin bi yerden sonra gardım düşücek ama olsun,şimdilik zımba gibiyim.
hocalar bi de böyle artis artis terimlerle falan konuşuyo,aksan yapıyo böyle içimiz bi hoş oldu kjsdhkjsdhlsk
gümüşsuyu kampüsüne gelince,makinacılar tarafı;herkes 30 yaşında gibi lan.kara kara sakallı amcalar,gözlüklü sivilceli hayattan bezmiş teyzeler bunlar.müğendis ciddiyeti.arada bi yerlerde tatlı bişeyler(!) görür gibi olsam da.bi bizim sınıf tıfıl böyle cıvıl cıvıl.insan kendini acayip hissediyo(gerçi BİR tanecik erkek sineğimiz var sınıfımızda,o dururken biz dişiler garip hissetmeyelim bence.)ama atölyeler,o uzuun koridor,yayla gibi çizim masaları beni benden aldı.projeler canımı yesin.şu an ineğim.ama şu an.bence böyle de kalabilir,nasılsa hiç bi zaman ÇOKİNEK olmadım dsljfhdsljf
gideyim de 'proportions of human body' çalışayım.ovyea.fatih terim.

24.9.09

indigo.

bugün resim yapmaya başladığımda indigo mavi inanılmaz lezzetli geldi.
tuvale de mavi abandıktan sonra kendisini terkederek başka 'mavi' şeyler yaptım.
anneannemin diktiği bi gecelik vardı evde eski.buz mavisi.
yakalarını örmüş falan.ipleri sökülmüşmüş diye annem atmak üzereydi onu.atılır mı lan hiç.
ben evlatlık aldım kendisini ve uğraşıcak şey bulduğum için sevinerek boya dolabıma daldım.çok seviyorum.
annem manzara karşısında aklını kaybetmeyecek olsa küveti boya doldurup içine atlıycam o derece sjdhsfjsdjsfh.o kankalarıyla yeniden buluşan çocuklar var ya master card reklamında,o dansı yapıcam.onlar da deli gibi şirinler zaten,o da ayrı konu.
biraz gözlere hitap edelim.
bu kedicik henüz yarım.çeyrek bile değil hatta.kafamdaki görüntüsünden çok uzakta.iyi bir çocuk olursanız bitmişini bile görebilirsiniz.
sevgili indigo mavi bandanam.o da bu mavi günün bi parçası.aylavit.
işte söz konusu küvet.ve boyalı su.tabi anne gelmeden bunların hepsi ortadan kalkıcak.
söz konusu elbisenin yapım aşamaları.dedim degrade yapayım.nasıl da eğlendim belli değil.oh mis.

space(L)

18.9.09

cyder.

bugün evden çıkarken güzel bi gün olucağını düşünerek çıkmamıştım.
herşey çok spontan gelişti.
bütün amacım gerzekliğimin sonucunda itünün web sistemine giriş için pin kodumu kaybetmemden dolayı taaaaa maslağa öğrenci işlerine gitmekti.öncelikle minibüsle yol beklediğimden çoook daha kısa sürdü,pin kodumu söz konusu yerin gıcık veznedarlarından beklenmeyecek bir performans sonucunda şıp diye alıverdim,mutlu oldum.tek başına bile 'en azından kötü bir gün değildi,idare ederdi.' ilk defa gıcık olmadım maslağa.
otomasyondan çıkıp harç yatırmak için kampüsteki iş bankasının yolunu tuttum.bu gidişim beşinci olucaktı artık.itüyle iş bankası bi türlü bağlantıyı kuramamış,sürekli cızırtı çıkarıyorlardı bu konuda 1 haftadır.bütün sınıf arkadaşlarım son derece cinlenmiş durumda bu konudan.
her neyse.
tepeyi aştığım an karşıda ufacık tefecik şirin bi çocuk gördüm.'yok lan,benzetiyorumdur' diyerekten ama bi yandan da gerçekten o olma ihtimaline sevinerekten yürümeye devam ettim.iyice yaklaştığımda emin olmak için telefona yöneldim çaldırıyım diye.
tabi ben telefonu bulana kadar herşey filmlerdeki gibi ağır çekim gitmedi.çocuk yürüdü yürüdü yanıma kadar geldi.
durdu,baktı.
'oha,yok artık.' dedik aynı anda.
birbirimizi gördüğümüze fazlasıyla sevindik.bu çocuğu oldum olası severim zaten.
bankadan çıkmışmış,yine aynıymış durum.ben de girmedim içeri bunun üstüne.
eşşekkafalı demez mi 'ben de inglourious basterds'a gidiyodum,hadi gel.'
OHA GELMEDİĞİMİ DÜŞÜNSENE diye atladım.ve koşa koşa kendimizi sinemaya attık.
olum tarantino bir hayvandır.yine yapmış nası yapmışsa.çok seviyorum itoğlüiti.
brad pitt zaten öyle bir oynamış ki yakala önce eşşek sudan gelinceye kadar patakla sonra da sevgiden öldür.
müzikler desen o derece.eve gelince limewire'a abanmam bundandır.çıkabildiği kadarıyla.
fazla kanlı bağırsaklı sahnelerde kafamı cyder'ın omzuna gömsem de deli gibi sevdim filmi.
güldürürken düşündürdü.falan lsjdhflkdhf ciddiymişim mesela
çıkışta da hızımızı alamadık miniminibeyoğluna yollandık.
sadece BİR kadeh vişne şarabı bile yetti dünyadan bi süreliğine kopmama.saçmayım.
yine aptal gibi mutluyum.e bence güzel bişey bu.sadece çok yorgunum o kadar.
minibüste uyuklarken playlistte tool gelmiş ben uyurken ortalığı birbirine katmış haberim yokmuş.şans eseri bi uyandım eulogy'nin en 'düdüüüüüiiiivv' yeri çalıyor,bütün minibüs bana bakıyor.dsjfhdsjşfplk kendimi 'baya' asi hissettim.utandım,travis'e falan döndü zaten sonra.
böyle işte.galiba uyusam iyi olur.

p.s: kendimi kontrol edemiyorum,bütün cinler tepemde.

15.9.09

kuşlar jöle sever.

jolene'e söz vermiştim en son.

14.9.09

exit music ağzıma sıç.
today we escape,we escaaaape.

The newborn and the brightside.


cocobonita'ya bişeyler oluyor.


10.9.09

..ve umay umay'la duran duran'ı ciddi ciddi karıştırdığımı farkettim...
uyuyamıyorum
uyuyamıyorum
uyuyamıyorum
uyuyamıyorum
uyuyamıyorum

mimtaz 2.

öncelikle beni mimleyen sevgili Kare Bisküvi'ye teşekkür ederim.(kare bisküvi diyince aklıma o kahverengi kakaolu bisküviler gelir sdkjhjsk(kakaolu bisküviler zaten kahverengi olur da)
kreativ bir blogger olduğumu bilmiyordum,egolandım skdhskjhdfkj
bu mimin bazı sorumlulukları varmış.bakalım nelermiş.

1-Sizi ödüllendirene teşekkür edin.

2-Sizi ödüllendirenin blog linkini yayınlayın.

http://karebiskuvi.blogspot.com/

3-Ödülün logosunu yayınlayın

4-7yaratıcı blogger ı ödüllendirin

5-7 blogun linkini yayınlayın

midye dolma canavari

lasombra

necemb

bin şu taksiye bağartma adamı!

tyler dördın

buraya ciddi bir isim bulmak lazım gelir

jülide

6-Ödüllendirdiklerinizi haberdar edin.

ettimki.

7-Kendiniz hakkında 7 ilginç şey yazın.

bunu daha önce de yaptım ama 7 şey daha elbet bulabilirim.

-3 gün önce 2 yeni insanla tanıştım.2si de çok şeker ve 3 gündür birlikteyiz.halbuki başta bütün olay '-sinemaya gidiyoruz gelsene.-oluur hem artık görüşelim yani.'ydi.bu da ne kadar over spontan bi insan olduğumu gösteriyor.kendime gülüyorum.neyse.iyiyim iyi.

-cin çağırmayı denedim,gelmiyor.

-tırnaklarım şimdi lacivert.

-şu sıralar öğrenci evi olanları çok kıskanıyorum ve bi eve çıkmak istiyorum.

-bezelyeleri delip kolye yapabilirim bence.

-bu aralar yağmurda havuza girmek istiyorum.

-dün gece çabuk kafayı bulmak için birayı çok hızlı içtim,ama elime geçen tek şey karnımın güm diye şişmesi oldu.içtiğimle kaldım.uzanıp geçmesini bekledim.

eveet,böyle.yarışmacı arkadaşlara başarılar dilerim.

öyle değil o.

şu filmlerin orijinal isimlerini türkçeye çevirenlere uçmak istiyorum aslında ben.
hani çevirince devrik oluyo olabilir,çevirdiğinde ilgi çekici ya da akılda kalıcı bir ismi olmayabilir,olabilir.ama biraz alakalı sallayın gözünüzü seveyim.öyle örnekler var ki,dehşete düşüyosun.
mesela bununla ilgili bi anımı anlatmak zorundayım bu noktada:
jim carrey'nin bi filmi vardı,cable guy.işte eleman elektrikçi miydi neydi böyle fırlama,cingöz bi tip.müşterilerin başına türlü şeyler geliyodu bunun yüzünden falan.filmi tam hatırlayamıyorum baya oldu.konumuz olan şey şu ki: cable guy adlı bu filmin türkçeye çevrilmiş adı:baş belası.
hani çılgın elektrikçi gibi bişey de diyebilirsin.neden bu kestirip atmak.
ben bu filmi izlediğimde sanırım 8 yaşındaydım.o zamanlar da yavaş yavaş ingilizce öğrenmeye çabaladığın dönem.bizim sitede amerikalı çocuklar vardı aynı yaşlardaydık.
çocukken göbeği açık bluzlar giymeyi çok severdim ben. yine sıcak bi yaz günü,ben yine göbeğim açık. parktayım.
çocuklardan biri geldi dedi ki 'iiii seee you belly bottom iiiii see your belly bottom!'
daha önce de gelip bizimle uğraşan çocuklardan biriydi bu.sinir oluyoduk.
bu lafı söylemesiyle beraber benim ağzımdan çıkan cümle şu oldu:
'go!you're a cable guy!'
çocuk hiçbişey söylemedi, öyle bidaha göbeğime baktı ve gitti.
ben bu acımasız gerçeği seneler sonra farkettim. ciddi ciddi bunlara bakarak ingilizcesini kullanan saftirikler varsa düşünsene felaketi sdfjhdkjghdkj
yazık olum,düşünceli olun biraz.aklı başında sallayın.

6.9.09

inekleme hevesi.

tabi hayatımda 5 ay tatil görmemişim ki.
birden karşılaşınca aptala döndüm,artık boka sardım yani.
tuhaf tuhaf hobiler edindim,gerizekalılık timsali ece erken'le kanka oldum,türlü şeyler böyle.
gitara başlıycaktım,koca yaz onu bile yapamadım,utanıyorum kendimden.
zaten parmaklarım küçük.ama parmakları küçükler de çalabilirmiş onu öğrendim.bi el atıcam ama bilmiyorum ne zaman.şarkı tek başına söylenmez.
böyle böyle derken eylüle girdik okula tıpış tıpış yaklaşıyoruz.28inde açılıcakmış diye haber geldi a dostlardan.sevindirik oldum.oh koşuşturmaca,yaşasın şamata,yalnızlığa miskinliğe son şeklinde bi hallerdeyim.geçen yılın dersleri istisnasız geyik yaparak geçirdiğimiz boş ve zoraki bi yıl olmasından dolayı (hazırlık mazırlık bilen bilir) bu sene yoğunluğa,janjanlı derslere,heyecanlı projelere duyduğum bir özlem söz konusu.hayır bi de bölüm en çok istediğim bölüm,dersler için ölebilirdim yani.bi sene zor geçti ama bak,geçmiş.
evet baya baya inekleyesim var.umarım hep böyle giderim.
hani dengesizim ya genelde,noolur allaaam kendimi küfrederken bulmayayım dslfjhdjldfdsgf
yihüüğ.
neyse,aslında bunları yazmamın asıl amacı yaptığım son nokta şapşallığın girizgahını yapmaktı.
'şimdi okullu olduk,sınıfları doldurduk,sevinçliyiz hepimiz,yaşasın okulumuz' şeklinde cofcoşkulu ilkokul günlerime geri döner gibi oldum sanki.yaptığım şeye bence kıçınızla gülüceksiniz.
ben de kendime güldüm ama alamadım elimi,valla.böyle gereksiz bi hoşuma gitti,allaya pullaya uğraştım.karşınızda,internette gayet ciddi bir excel tablosunda verilmiş olan ders programım.
evet bunu en son ilkokulda yapmıştım.tek fark,çiçekler ve kalpler çizmemiş olmam.
ama bence bunun da aşağı kalır yanı yok kjsadhdjkhfjkds.
baksana nası saçma bi heyecan böyle
komiksansımsı bişey abanmışım: '28 eylül'de başlıyoruz!' (ünlem önemli)
gereksiz curcuna.
ama sevindim ya yazık bana.
kendisi burda:
istediğiniz kadar dalga geçin,izin veriyorum.

kendini eyleyebilmek.

duman 'aağh eğleniyoor kendi başınaağ' şarkısını bana yazmış bence. bir avuç pembe 'hello kitty' oyun hamuruyla dahi kendimi unutabiliyorum.öyle bir canlıyım.
bob dylan kişisinin 'ballad of a thin man' ini dinleyin.çokoş.çokseviyorum.

4.9.09

mimtaz.

mim geldi Kare Bisküvi'den.
neymiş bi bakalım.
'Hakkımda 100 şey'.hmm.100 bi de.
ben o kadar yaşamadım ki ljdshfdjs
başlıyorum o zaman.
1-sarman bi kedim var.adı mısır.
2-kediler konusunda bi deli tarafım vardır.aklımı kaçırmış bile olabilirim,bilmiyorum.
3-en sevdiğim renk diye bişey yok.hepsini severim.ama yeşil mavi ve mor giyerim genelde.
4-bence serdar ortaç'a suikast düzenlensin.ya da ölmesin yazık.şarkı yazmasını engelleyecek bişey olsun doğaüstü.
5-
6-sanıyorum ki hayatım boyunca her zaman yazın 'kış gelsin' diye,kışın 'yaz gelsin' diye tepinicem ve bu konuda her zaman memnuniyetsiz olucam.
7-son derece dengesizim,doğruya doğru.
8-özgürlük konusunda çok cazgırım djfgdjkgkdfjhf
9-evde yokuz.
10-osmanın bokuna kon.
11-bütün hayatımı yalnızca şeftali yiyerek geçirebilirim.o kadar seviyorum.
12-imkanım olsa koala beslerdim.gelsin ağaç gibi sarılsın bana böyle mutfakta yemek yaparken falan.
13-'güneş kar topluyo' yalanına afedersiniz kıçımla gülüyorum.
14-küpeler ve ayakkabılar konusunda kendimi durduramıyorum.
15-senede bir giyiyo olsam da 14 çift topuklu ayakkabım var.üstteki maddeden kelli.
16-mütevazi olmaya gerek yok, hayvan gibi çiziyorum kıskananlar çatlasın.
17-şuan beyaz halıya vişne damlattım mesela,annem blender'la üstüme yürüyebilir.
18-salak bi insanım ben,saçmayım yani,bi şarkı sayesinde saniyesinde mod değiştirebilirim
iki dakika önce gözlerim dolmak üzereyken iki dakika sonra twist yapıyo olabilirim.
19-tropik adaya gitmek gibi bi hayalim var.
20-bi de eski bi volkswagen T2 minibüse doluşup arkadaş sürüsüyle tatile gitmek.cep telefonu falan da almıycaksın yanına.oh mis.
21-dövme yaptırmak yerine her seferinde değişik bişeyi kendim çiziyorum kalıcı kalemle.4-5 gün kalıyo sonra yenisini yapıyorum sıkılmıyorum hiç oh.
22-kuru ve soğuk havalarda müzik eşliğinde yürümeye bayılırım.
23-oha daha 23'teyim.
24-üsküdar'dan bizim eve 12'den sonra minibüs olmadığı için üsküdar belediye başkanının kafasına sıcak ağda dökmek istiyorum.zaten yobaz.
25-bi gün bi limonu ikiye bölüp baya ağzımla yemiştim,kabuğu dudağımın aynı yerine düzenli olarak haroşa haroşa şekilnde değdiği için tahriş etmiş ve kesmiş iki yanını birden,ertesi gün ördek gibi dolaşmıştım.
26-saçımın rengi niye kaşımdan açık,kaşımı da açsam ya diye kafama esip saçımın renginde SAÇ boyası aldım bi gün,üstünde 'kaş ve kirpik boyamada kullanmayınız' yazıyodu.'amaaan nolcak' diyip dibine dibine yedirerek sürdüm boyayı.nolucağını 3 gün içinde görmüştüm.kabardı kabardı ve kabardı.gözlerim kapandı şişmiş gözkapağından ciddi ciddi.göte döndü.normalde ölümcül bişeymiş o alerjik reaksiyon,zor kurtarmışım paçayı.yaaa.
27-bu arada kınaya boyaya alerjim var,o yüzden ak saçlı bir nine olacağım.yok öyle kızıl saçlı babaanne falan olmak.
28-bunu 100'e kadar nasıl götürücem bilmiyorum.
29-odamda hala peluş oyuncak köşem var.kıyamıyorum,anısı var.
30-arkadaşlarımla ilgili bi kutu yaptım kocaman,yazılar, fotoğraflar,küçük anısı olan şeyler,şarap mantarları,konserlerin biletleri,birlikte yediğimiz gofretin kağıdı bile olabilir orda güzel bi güne aitse.
31-parfümüm miss dior cherie l'eau uzun zamandır.adı da uzun.dilim dönmüyo bazen.
32-tişörtlerin o bisiklet yakası fenalık getirir bana.o yüzden aldığım her tişörtün yakasını iki parmak keserim köprücük kemiğine kadar.hayır asi değilim.
33-lisedeyken bana tarçın derlerdi.
34-accayip tarçınlı kek yaparım.öyle böyle değil.arkadaşlarımın sırf kek için bize geldiğini bilirim.
35-küçücük kalan çizim kalemlerimi delip kolye yapmıştım lisede.güzeldi.
36-sol ayak başparmağımın tırnağını bi kaza sonucu kaybettim.sonra çıktı ama mutant bi şekilde.o yüzden proteziniz var mı? sorusunun cevabı benim için takma tırnaktır.bu da küçük cocobonita'nın dramı işte.
37-havuz sevmem,deniz severim.özellikle buz gibiyse.hayatım boyunca yüzerek koyları gezmek konusunda en iyi arkadaşım babamdı,öyle de kalıcak bence.en büyük eğlencelerimizden biridir.
38-beden numaram.belki bi gün 36 olur dsjkfhgdlsfkj
39-marianne faithfull,jane birkin ve edie sedgwick'i sevmek bi yana, kıskanıyorum çok.
40-msnde üstüste titreştiren manyakları elektrikli sandalyeye bağlayıp titreştirmek istiyorum.
.ya kendi arkadaşlarıma tolerans gösterebilirim ama yeni eklemişse,uzaktan sadece konuştuğumuz biriyse deliricek gibi oluyorum.engelliyorum genelde.mümkün olsa dalabilirim tekme tokat.
41-tam şuanda hıçkırdım.
42-hiiiç makyaj yapmasam da bol bol rimel sürerim kirpiklerime.onsuz olmaz.
43-6.sınıfta sene sonu gösterisinde britney spears'ın crazy'siyle dans etmiştik,en önde ortada ben vardım,kendimi britney sanıyodum,tek omuz askılı bluzlar,ispanyol paça kotlar,ne havalı zamanlardı be ksdfgskjfsdjfhkjds
44-geceleri evde çok sıkılırsam dışarı çıkıp tek başına salıncakta saatlerce sallanıp düşüncelere dalarım.
45-geceleri gündüzlerden daha çok severim.gündüzler sadece denizin mavisini,bulutları görebildiğim ve günışığında güzel fotoğraflar çekildiği için güzel.gece daha hoş.
46-bi uğurum var,baykuş kolyem.
47-buram buram sigara kokan bi sevgili fikri bence çok itici.
48-limonata benim için sadece limondan oluşan,şekersiz,su katılmamış bişeydir.öylesini seviyorum.saf ekşi.deli gibi.
49-iki küçük tosbağam var. iki yeşil susamuru.
50-bi gün küba'ya gidicem.evet evet.
51-bence artık garsonlar bana kimlik sormasın.30 yaşına gelicem nerdeyse.ayıp.
52-bi aralar keman çalardım,sıkılıp bıraktım.pişmanım.
53-4 yaşından 9 yaşına kadar bale yaptım,sonra bıraktım.baya üzülürüm ona.hala balerin,görkemli bale gösterileri falan görsem,tchaikovsky dinlesem ağlayasım gelir.ben annemle babamın yerinde olsam,kafama vura vura devam ettirtirdim beni.neyse,en azından ayak pozisyonlarını,temel hareketleri,parende atmayı falan hatırlıyorum.(avut kendini.)
54-küçükken ne on parmağında on marifetmişim,bu aralar hımbıllaştım.bi resim,bi fotoğraf,ee?
belki dansa başlarım bi ara.
55-maymun iştahlılığımdan,bişeye heyecanla başlayıp sıkılmaktan nefret ediyorum.
56-gitar çalıcam ama parmaklarım çok küçük.uzanamam 6.tele.of.en iyisi kendime bi lir alıp takılıyım kjdsfhkjdsfh
57-
58-new york'a gittiğimde hayatımın çok değişiceğini zannediyorum,bilmiyorum doğru mu değil mi.
59-prag'da absinth denedim,ıyyy o ne ya.aseton bildiğin.
61-şu anda çok pis dans edesim var.
62-bir yaz günü toplu taşıma aracında yolculuk ederken,yanıma oturan kişi fossssur fossuur ve ekşi ekşi ter kokuyorsa,o koku üstüme lanet gibi çökmüşse o anda acil çıkış cismini kullanıp camdan kendimi aşağı atmak istiyorum.
63-bu entry hayatımda en uzun süreni oldu.
64-duvarım kafama eseni yazıp yazıp yapıştırdığım yüzlerce post-it'le dolu.
65-yanımda kağıt kalem olmadan dışarı çıktığımda mutsuz oluyorum.
66-twitter'a eş dost tavsiyesiyle girdim,çok da zottirik bişeymiş.saçma.
67-insanlar twilight serisinde ve edward'da ne buluyolar anlamıyorum.
68-deviantart'a sapık insanların üye olması yasaklansın istiyorum.
69-bi gün paul mccartney'i bulup yanaklarını sıkıcam.
70-şu an aslında çok uykum var mesela.
71-bazen tutamayacağım sözler verip sonra kendime kızıyorum.
72-güzel kutu takıntım var.ayakkabı kutusu,desenli kutu,metal kutu,tipini beğenirsem alıyorum içine tıkıştırcak bişey mutlaka buluyorum.bu yüzden odam kutu kutu pense.
73-sabah serinliğinde yola çıkma olayına bayılıyorum.
74-tembel bi insan olmama rağmen okula gitmeyi çok seviyorum.
75-babam o kadınla evleneli beri onu çok kıskanıyorum.eskiden başbaşa bişeyler yapardık,artık çok yalan oldu.bütün aksiyon:babamın evine gidiyorum,evde film izliyoruz.tabi stepmum da yanımızda.budur.çok sıkıcı değil mi?evet.
76-lise hazırlıkta rammstein dinlerdik.ciddi ciddi.
77-prag'ı gezdim ama annemle.oraya bi arkadaş grubuyla dağıtmaya gitmek lazım.yapıcam bunu da bi gün umarım.
78-sesim aslında güzeldir ama iş mikrofona dönünce 12 yaşında bi kız çocuğu gibi seslerle karşılaşıyorum.karaoke barları daha sık ziyaret edip bu durumun üstesinden gelmem lazım.
79-spaghetti'yi bol tarçınla denemenizi tavsiye ederim.
80-aslında şu an bi yığın işim olmasına rağmen bunları yazmakla uğraşıyorum.
81-snowboard yapıyorum.çok seviyorum.
82-insanlara iyilik yapıp mutlu olmalarını görmeyi seviyorum.mesela özel gün olmasa da seviceği küçük bi hediye almayı,bişeyde yardım etmeyi falan.
83-saat 03.51 ve annem klavye sesine uyanırsa 'bu saatte naaptığımı' sorup fırça atıcak.
84-bence blog yazmak yetenek işi.
85-hala turuncu tavşanımla uyuyorum.
86-2010 yılına girmek beni üzüyor.2011 daha da üzecek.bi 10 yıl bitiyor.60lar 70ler gibi bi 10 yıl.yaşlanır gibi hissettiriyor insana.
87-annem yemekten önce hep 'su iç' der ama su içmek mideyi iyice fena yapıyör,kusura bakmasın.
88-3 sene öncesine kadar parlak pembe bi hulahopum vardı,çok güzeldi.içi de su doluydu.
ama kırıldı ve suyu aktı,sonra da kayboldu.esrarengiz hulahop.özledim seni.
89-eşşek kadar kız oldum ama yakın zamanda paten alıp sahilde gezicem onunla.dana dana adamlar biniyo,benim ne eksiğim var jsdfhjkf
90-lıyım.
91-Freja Beha Erichsen adlı modelin bu kadar ikonik,bu kadar muhteşem olmasını anlayamıyorum.ve lezbiyen olmasını.
92-Beyaz Wayfarer'ımı kaybettim,yastayım.Ama evde bi yerlerde olsa gerek,o yüzden biraz umut var.
93-Converse'lerimin konçlarına taktım,çok tiksinç geldiler hepsini kestim kısa yaptım.
Deliyim gözü kara deliyim yakarım romayı da yakarım ben.
94-Ey gözlerim,elaysan elalığını göster.öyle ağlayınca,uyanınca,denizden çıkınca,güneşte falan görünüp bana ayak yapma.Geceleri kahverengi görünme.Ya olduğun gibi görün,ya göründüğün gibi ol.
95-Açken kahve içince doymuş gibi oluyosun.Bence lindsay lohan böyle anoreksi oldu.O kahveyi bile kustu hatta kdjsfhdkjf
96-Tırnaklarımla saatlerce uğraşıp ojelerle rengarenk desenler yapmayı çok seviyorum.
97-Hiç arkadaşım olmadığı için burnumun dibindeki havuza gitmemem de ayrı bi kontaklık olsa gerek.
98-Havuza parende atarak atlayabilirim,ama artık yapmıyorum öyle şeyler.Ağır ablayız dkjfsgkjds
99-Bi gün ben de ehliyeti olan bir insan olacağım.
100-Msn'de saniyesinde cevap bekleyenler,aksi halde trip atanlar ya da iyice abananlar hemen, hemen şimdi ölsün.

bu mim kimlere mi gitsin
(kolay gelsin ehehe)
midyedolmacanavarı,bluebird,tylerdördın,necemb.

1.9.09

biraz gelir misin.

yine depresif ve miskin bi insana dönüşeceğimi bile bile 'kış gelsin'cilerdenim ben de. o yağmurlu,duman grisi günlerde,akşamları eve dönüşte trafiğe takılmayı,uyuyakalmayı,ıslak parlak yerleri,camdaki yağmur damlalarını izleyerek ağır,melankolik şeyler dinlemeyi,paltomun içine sıcak nefes vererek ısınmaya çalışmayı ve içinde kaybolmayı,rengarenk atkılarımı, eldivenlerimi,salep içmeyi,ayaklarımı sıcak kalorifere dayayarak uyumayı,battaniyeleri yorganları özledim. kedim uzun zamandır benim yanımda yatmıyor.türlü şebekliklerle ilgisini çekerek çağırmamı falan hiç salladığı da yok.sanırım nedenini biliyorum.çünkü yatağımın üstünde o pofidik,yumuşacık,sıcacık battaniye yok. mola yerlerindeki dandik saman tuvalet kağıdı gibi,incecik,sert dokulu bi pike var. işini biliyo hayvan. gel kışkışkışkışkış.

geçen kıştan...
tarçın kokusu alıyorum.