24.6.10

bazen kaybolurum ben ortalıktan.
severim kaybolmakları.
insanlar merak eder,annem üzülür.
özür dilerim bi de üstüne.ama içimden derim ki,'nolmuş yani.ne var?'
en çok da kaybolduğum gecelerin sabah oluşundaki serinliği severim,o garip kırık maviliği.
okul zamanı sıçtın mavisi denen mavi.
o mavide yürümek falan çok güzel,dolmuşlar sığınak gibi,yollar boş.
ve küçük bi mide gurultusu.dumanaltı saçlarım,bayık gözlerim ve garip ekşi tat dilimdeki.

sonra ben eve gelince yaşadığım o boşluğa da bayılırım,anlamsız gezinmelerime odadan odaya,kedime sarılıp uyumaya, yalnızlıklı biraz da.
bi de kulağımın çınlamasıyla.
kimseye anlatmadığım bi tarafım var benim,söyleyemediklerim de orda,mikrokapsül halindeki duygularım da.kendi kendime kahkaha atarım,haberiniz olmaz.
ama size ne ki bundan?
hepinizden kaçınız bilir 'çok kalabalıkta çok yalnız' olma halini?

3 yorum:

  1. Ben bilirim kalabalıkta yalnız olmayı, hatta kuytuma çekilirim sonra beni yalnız bıraktınız yuh size deyip iyice yalnız hale gelirim=)

    YanıtlaSil
  2. başkalarına kaybolma, bana kendimle kalma. "neden derviş hayatına bu kadar özenmek?" diye dalga geçen sorulara da kıçımla gülmek.

    YanıtlaSil
  3. Sonra bana şapşal demeceler sen duygusal mı oldun demeceler. Demeceler ne güzel lafmış lan. Hayır seni görünce geyik yapasım geliyo diye hep bunlar. Senin kimseye anlatmadığın tarafın değil farklı kişiliklerin bile olduğunu düşünmekteyim bazen. Aslında çok kalabalıklar içinde çok yanlız olmak lafı çok entel böyle boktan bir laf ama sen söyleyince samimi geldi. Aferin o zaman.

    YanıtlaSil